Yıkıcı etkileri küresel çapta yaşanan Neoliberal politikalar sebebiyle yakın geçmişte tüm düzenleri bozulan ve Türkiye’ye göç etmek zorunda kalan kadınlarla yapılan mülakatlara dayanan bu makalede, göçmen kadınların maruz kaldıkları ekonomik şiddet olgusu incelenmeye çalışılmıştır. Kadın emeğinin değersizleştirilmesi, yedek işgücü olarak görülmesi ve kadınların kaynaklara erişimlerinin neredeyse hiç olmaması beraberinde hızla yoksullaşmayı getirmiş ve bu hızlı yoksullaşma en temel göç sebeplerinden biri olmuştur. Kadın emeğinin örgütsüzlüğü, nitelik gerektirmeyen işlerde yoğunlaşması, kayıtdışılığı, kuralsızlaşmaya direnememesi ve devletlerin her geçen gün sosyal devlet olma niteliğinden hızla uzaklaşması kadın emeğinin hareketliliğini hızlandırmış ve göçmen kadınlar bilhassa bakım hizmetlerinde refah transfer aracı haline gelmiştir. Türkiye’de ev işlerinde çalışan göçmen kadınların bilmedikleri bir ülkede en görünmeyen şiddet türlerinden biri olan ekonomik şiddete uğrayıp uğramadıklarını mülakatlar yoluyla anlamaya çalışırken en eşitlikçi düzenin bile ev içi cinsiyetçi iş bölümünü ortadan kaldıramadığı ve kadınların eve getirdikleri paranın nasıl harcanacağıyla ilgili kararlara katılamamalarının bir ekonomik şiddet örneği olduğunu kabul etmedikleri görülmüştür.
Çiğdem YALÇIN
Ankara Üniversitesi, Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Yüksek Lisans Öğrencisi