Bu çalışmada, uzun yıllar dans ettiğim bir dans topluluğunda gerçekleştirdiğim katılımlı gözlemler ve dört dansçı kadınla yaptığım derinlemesine görüşmeler üzerinden, kadınların kendilerinin ve başkalarının bedenleriyle nasıl ilişkilendiklerini, onlar hakkında neler hissettiklerini ve bu duyguların dolaşıma girerek bedenlerini nasıl şekillendirdiğini irdelemeye çalışıyorum. Bu bağlamda öncelikle hem dans salonlarında çizilen, hem de kadınların söze döktükleri bedenini/yaşamını haz ve arzu temelinde bir proje gibi tasarlayan ve dönüştüren özgür birey anlatısının imlediği neoliberal özneyi referans alarak, Michel Foucault’nun biyopolitika/biyoiktidar kavramsallaştırmaları çerçevesinde neoliberal özneliği tartışıyorum. Sonrasında çalışmanın temel sorularına dönük olarak görüşmelerde öne çıkan unsurlara yer vererek, tüm bunların nasıl bir kadınlık anlatısına ve özne tahayyülü ile eklemlendiği yaşam kurgusuna işaret ettiğine dair çıkarımlara yer veriyorum.