Edward Albee’nin tiyatro kariyeri savaş sonrası Amerikasında başlamıştır. Albee, 1950li 1960lı yılların alt kültürü bağlamında güncel siyasete karşı çıkmış ve köklü toplumsal değerleri sorgulamıştır. Benzer minvalde, Judith Butler’ın eserleri günümüzün Amerikalı sosyal ve politik hareketlerindeki kimlik sorununun eleştirisi olarak ortaya çıkmıştır. Albee’nin erken dönem oyunu Hayvanat Bahçesi Hikayesi 1959 toplumsal cinsiyet, cinsellik, aile, sınıf, kimlik ve iletişim gibi çeşitli meselelerden söz ederek varolan sosyal ve politik yapının eleştirisini yapmıştır. Butler’ın kimlik, öznellik, toplumsal cinsiyet ve cinsellik ile ilgili post-yapısalcı görüşleri bu makalenin ana temasını oluşturuyor ve böylelikle, Hayvanat Bahçesi Hikayesi’ndeki toplumsal cinsiyet anlamlarını ve iktidar mücadelelerini incelemeyi amaçlıyor. Albee’nin toplumsal cinsiyet sınırlarıyla ve sosyo-politik düzenlemelerle mücadele eden oyun karakterleri Butlercı bir yaklaşıma katkıda bulunarak, toplumsal cinsiyet ve güç ilişkilerine göz gezdirir. Albee’nin oyunları ile Butler’ın eserlerindeki örtüşme ve bu yapıtların incelenmesi, kadınlık ve erkekliğin mutlaklık arz etmediklerini ve kadın veya erkek gibi sabit toplumsal cinsiyetlerin tanımlanamayacağını gösterir. Toplumsal cinsiyet bir sabit bir gerçek değil, zaman içerisinde defalarca yinelenen ve yeniden üretilen bir olgudur. Eğer herhangi bir toplumsal cinsiyet özelliği kadınsı veya erkeksi addedilirse, bunun sebeplerine toplumun egemen kültürel, politik, sosyal ve idolojik söylemlerinde aramak gerekir. Zira, bu söylemler, bireyleri ya tabi kılar ya da perişan eder. Dolayısıyla, özne olmak söz konusu düzen rejimlerinden kaynaklı şiddete direnmeyi gerektirir.